Urartu ordusunun yapısal karakteri hakkında, Urartu ve Assur yazılı kaynaklarının yanında Urartu yerleşme alanları ve nekropollerinde bulunan silah ve at koşum takımları ile Urartu tunç eserler üzerindeki savaş ve asker tasvirlerinden yola çıkarak bir şeyler söylenebilir.
Ordunun dini niteliği daima vurgulanır. Kral tanrının buyruğu ve kudretiyle sefere çıkar. Bazen tanrı Haldi’nin kendisi mızrağı ile sefere çıkar. Bu durum Anzaf Kalkanı üzerindeki bir savaş sahnesinde görsel açıdan da betimlenmiştir. Ön safta tanrı Haldi vücudunun tümünden alevler saçar biçimde, yine alevli mızrağı ile düşman ordusuna saldırır. Arkasından gelen Teişeba (Fırtına Tanrısı), Şiuini (Güneş Tanrısı) Haldi’nin ve Urartu ordusunun manevi/tanrısal gücünü ve kudretini pekiştirir. Daha geriden ise yine ellerinde silahlar ile karışık hayvanlar üzerinde diğer Urartu tanrıları sıralanır. Savaşın kutsallığı hem yazıtlarda hem de Urartu tasvir sanatında sık sık vurgulanmıştır.
Sefer yazıtlarında tanrı Haldi’nin izniyle ve himayesinde savaşa çıktığı anlaşılan Kral, başkomutandır. Tanrı adına orduyu komuta eder. I. Argişti ve II. Sarduri’nin belli ki Assur geleneğinden etkilenerek daha düzenli ve sistematik bir biçimde yazdırdıkları analleri Tanrı, Kral/Başkomutan ve Urartu ordusunun savaş rutinini tekrar tekrar yansıtır. Bu kalıplaşmış anlatım sonucunda düşman her defasında Urartu ordusu karşısında ağır yenilgi almıştır.
Tanrı Haldi kılıcı ile sefere çıktı, Mana Ülkesini ele geçirdi, Buštu Ülkesini Argišti’nin ayakları önüne serdi. Tanrı Haldi büyüklüğüyle, Argišti der ki; Efendi Tanrı Haldi'ye, Fırtına Tanrısı, Güneş Tanrısı (ve) Biainili Ülkesinin (bütün) tanrılarına yalvardım(?). Tanrılar sesimi duydu. Minua Argišti oğlu der ki: Tanrı Haldi güçlüdür. Tanrı Haldi’nin kılıcı güçlüdür.
Tanrı Haldi'nin büyüklüğüyle Buštu Ülkesi üzerine sefere çıktım. Aškaiai Vadisini ele geçirdim. Šatiraraga Ülkesi sağından? ve Ugišti Ülkesi altından sol tarafta uzanan Uišini Ülkesi ve dağlık Alati Ülkesine kadar ilerledim(?). Ülkeyi yaktım, şehirleri yerle bir ettim. Erkek ve kadınlarını sürdüm. Toplamda 7873 kişiyi o yıl (ele geçirdim). Bir kısmını öldürdüm, sağ kalan diğer kısmını sürdüm. 2?90 at, 101 deve, 4909 büyükbaş hayvan, 19550 koyun (ele geçirip) sürdüm.
Urartu savaş güçlerinin birkaç kaynaktan oluştuğu söylenebilir. Düzenli ordudan ziyade savaş veya savunma durumunda oluşturulan askeri birliklerden söz edilebilir. Yılın belli dönemlerinde bazı toplulukların orduya asker sağlamakla görevli oldukları ve bu yolla bazı ayrıcalıklar ve muafiyetler kazandıkları anlaşılmaktadır. Özellikle yaz aylarında krallığa bağlı merkez birlikleri sefer programına dahil edilmekteydi. Bunlar bu özel durumlar dışında olasılıkla Urartu toplumu içindeki çiftçi, hayvan sahipleri veya çobanlardı.
Eyaletler önemli askeri kaynaklardır. Belli miktarda asker bulundurdukları savaş esnasında ise eyalet valilerinin asker topladıkları anlaşılır. Diğer bir önemli asker kaynağını ise Aşiretler oluşturmuş olmalıydı. Sefer güzergâhı boyunca Urartu’ya bağlı aşiretler ganimetten pay almak veya askeri yükümlülüklerinden dolayı muhtemelen bu seferlere katılmaktaydılar.
Ordunun sayısal boyutları hakkında İşpuini ve Minua ortak yönetimi dönemine ilişkin bazı yazıtlar bilgi verir. Eski Van Şehri’nde bir kilisede bulunan bir yazıtta Urartu ordusunun 66 savaş arabası, X bin 460 süvari, 15.760 piyadeden oluştuğu ifade edilir. Aynı içerik Kasımoğlu stelinde de tekrarlanmıştır.
Ordunun boyutlarına ve silahlarına ilişkin bir diğer önemli kaynak II. Sarduri’nin seferlerini anlattığı Analı Kız yazıtlarından gelir. Burada bahsi geçen tanımlamalar hakkında tartışmalar hala güncelliğini korumaktadır. Orduyu oluşturan ve ordunun gereksinimi/harcanan miktarlar mı ordunun ele geçirdiği ganimetler mi?
92 savaş arabası, 3600 süvari, 352011 atlı ve piyade askerler, bunlardan ardaie askerleri ...turubi, bu isiuse.....attım ?.. 121 kişi, 10408 at, 132 deve, 12321 inek, 9036 boğa toplamda 21357 büyükbaş hayvan, 35467 koyun, 2114 savaş silahı, 1332 yay, 47970 ok, 122133 kapi arpa, 111 aqarqi şarap, 86 aqarqi 7 tirusi mankali yağı, 7079 MA.NA tunç, 336 Ururda adamını... turubi.
Yazıtlardan ve tasvirlerden Urartu ordusunda üç ana birliğin tanımı yapılabilir. Bunların başında savaş arabaları gelir. İki atın çektiği savaş arabasında bir sürücü ile birlikte genellikle bir okçu bulunur. Tasvirlerden ve kazı buluntularından bu araçların oldukça süslü olduğu anlaşılır. Araba kasası, araba oku ve atın taşıdığı eşyaların ve süslerin savaş meydanında aracın manevra kabiliyetini önemli ölçüde azaltabileceği açıktır. Prestij ve propaganda yönü ağır basar ve bu türden araçların savaş meydanında çok tercih edilmediği öngörülür.
Ordunun ikinci önemli grubunu süvariler oluşturur. Taşıdıkları silahlarla bazen farklı sınıflandırmalara tabi tutulmuşlardır. Yay taşıyanlar, mızrak taşıyanlar, kalkan taşıyanlar ve bazen her ikisini birden taşıyanlar. Bu farklılıklar tasvir anlayışındaki yaklaşımlarla da ilgili olabilir.
Piyadeler ise ordu içindeki en büyük grubu oluşturur. Tasvirlerden hareketle bunların mızrak, kalkan veya yay ve ok taşıdıkları söylenebilir.
AT KOŞUM TAKIMI
STEL VAN MÜZESİ